Adem-i ifâ, bir işi yapmamak, yerine getirmemek veya bir borcu ödememek anlamına gelir. Bu terim, yükümlülüklerin veya taahhütlerin ihmal edilmesi durumlarını ifade eder. Adem-i ifâ, hukuki bağlamda genellikle bir tarafın sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda kullanılır ve bu duruma bağlı olarak çeşitli hukuki sonuçlar doğabilir.

Bir sözleşmede taraflardan biri, yükümlülüklerini yerine getirmezse, bu durum diğer taraf için belirli haklar doğurabilir. Örneğin, borcun ödenmemesi, hizmetin sunulmaması veya bir taahhüdün yerine getirilmemesi durumunda, mağdur olan taraf zararlarının tazmin edilmesini talep edebilir. Ayrıca, adem-i ifâ nedeniyle sözleşme feshedilebilir ve taraflar arasında yasal süreç başlatılabilir.

Bu tür durumların oluşmasını engellemek için, sözleşmelerde tarafların yükümlülükleri açık ve net bir şekilde belirtilmelidir. Sözleşmenin ihlal edilmesi durumunda uygulanacak yaptırımlar da önceden belirlenmelidir.

Adem-i ifâ terimi, günlük hayatta da kullanılabilir. Örneğin, bir kişi bir işini tamamlamadığında veya sorumluluğunu yerine getirmediğinde, bu durum adem-i ifâ olarak nitelendirilebilir. Dolayısıyla, adem-i ifâ, hem hukuki hem de genel anlamda sorumluluk ihmali anlamında yaygın olarak kullanılmaktadır.

Bu bağlamda, adem-i ifâ, kişilerin ve kurumların yükümlülük ve sorumluluklarını ciddiye almalarının, aksi takdirde ortaya çıkabilecek hukuki ve mali sonuçları dikkate almalarının önemini vurgulayan bir kavramdır.

Blog yazımızla ilgili tüm sorularınız ve hukuki destek talepleriniz
için bizimle iletişime geçebilirsiniz:

Adres: İzzetpaşa, Şişli, İstanbul
Telefon: +90 542 114 21 02 | +90 536 250 28 78
E-posta: gokce@gokcebasari.av.tr | hi@gokcebasari.av.tr

Av. Gökçe Başarı
Gökçe Başarı Hukuk Bürosu